
Yetiştirici Köşesi
Aşağıdaki resimden de görüleceği gibi geviş getirme işkembeli hayvanların olmazsa olmaz özelliklerinden birisidir. Geviş sırasında hayvanlar hızlı bir şekilde yedikleri, daha doğrusu çiğnemeden hızlıca yuttukları yemleri boş zamanlarında işkembe denilen ilk mideden ağıza getirip çiğneyerek küçük parçalara ayırır tekrar mideye gönderirler. Hayvanın geviş getirmesinin birçok faydası bulunmaktadır. Bu sayede midedeki faydalı bakteriler özellikle lifli dediğimiz kaba yemleri daha fazla sindirirler.
Bir inek günde ne kadar süre geviş getirmesi gerekir?
Genel olarak sağlıklı ve günlük yaklaşık 30 kg süt veren bir inek günde 4.5 saatini yem yiyerek 7 saatini ise bu yemleri ağzına tekrar getirip geviş yaparak geçirmektedir. Yemlerin kısıtlı olması yeme süresini kısaltırken boyutu kısaltılmamış yani makine ile biçilmemiş uzun otlardan oluşması ise yeme süresini artırmaktadır. Mideden geviş için ağza getirilen her lokma yaklaşık 1 dakika süreyle çiğnendikten sonra tekrar mideye gönderilmektedir. Bundan yaklaşık 4 saniye sonra yeni bir lokma getirilerek çiğnenmektedir. Her bir dönemi 30 saniye ile 2 saat arasında olan ve günde yaklaşık 20 kez süren bu geviş işlemi aralıklı olarak devam ettirilmektedir1.
Geviş getirmenin işkembeli hayvanlar için önemi oldukça büyüktür. Öncelikle hayvanın sağlıklı olup olmadığı geviş yapmasına bakarak karar verilebilir. Süt ineklerinin beslenmesi alanında uzman olan Dr. Mike Hutjens herhangi bir anda yatan veya dinlenen bir sürünün %60’nın geviş getirmesinin işkembenin sağlıklı çalıştığının göstergesi olduğunu söylemektedir. Eğer yeminiz ağırlıklı olarak saman, yonca ve ot gibi kuru kaba yemlerde oluşuyorsa geviş süresi artış göstermektedir. Silaj gibi rutubeti yüksek olan ıslak kaba yemler geviş getirmeyi yeterince teşvik etmeyebilirler. Arpa, mısır, fabrika yemleri gibi yemler günlük olarak toplamda yedirilen yem miktarının yarısını geçiyorsa geviş süresi kısalmaktadır.
Geviş getirmenin faydası nedir?
Geviş getirme ağızda üretilen tükürük ya da salya denilen sıvının üretimini artırmaktadır. Bir süt ineği günde genellikle 150 litre olmakla birlikte 250 litreye kadar tükürük üretebilmektedir. Üretilen tükürük içerisinde işkembe için zararlı olan asitliği azaltan bikarbonat ve fosfat gibi faydalı maddeler bol miktarda bulunmaktadır. Öyle ki, normal bir hayvan günde ürettiği salya içerisinde yaklaşık 4 kg yetiştiricinin bikarbonat dediği asitliği önleyen faydalı maddeyi işkembeye göndermektedir. Geviş getirmenin yetersiz olduğunu düşündüğümüzde bu bikarbonatı biz dışarıdan katkı maddesi olarak günde ancak 250-300 grama kadar katabiliyoruz. Eğer hayvan geviş getirmezse işkembe asitliği artmakta, sindirim bozulmakta, ishal artmakta, süt yağını oluşturan yağların kaynağı azalmakta, asitlik ayağa vurarak topallıklara yol açmaktadır. Ayrıca süt yağı oranının azalması yetiştiricinin süt priminin azalması şeklinde kendine dönüş yapmaktadır. Süt yağının düşük olduğu, topallığın fazla olduğu bir işletmede zaten verim ve sağlıkla ilgili de büyük problem var demektir.
Geviş sayısı nasıl tespit edilebilir?
Geviş sayısı ve süresi hayvanların verim ve sağlıklarına yansıyacaktır. Hasta olan hayvanlar öncelikle yemden düşerler ve geviş sayısını azaltırlar. Elbette bu dışarıdan geviş sayısı alınarak belirlenebilir. Aşağıdaki resimde de görüleceği gibi son yıllarda kulak, burun üstü veya kolyeye takılan sensörleri içeren farklı firmalara ait elektronik devreler ve yazılım içeren cihazlar piyasa çıkmıştır. Halen bunlar üzerine yoğun araştırmalar da yapılmaktadır2. Türkiye şartlarında da bazı büyük işletmelerde bu cihazlar kullanılmaya başlanmıştır. Bunlar sadece yedirilen rasyonun geviş getirme üzerine etkinliği inceleyecekse bütün hayvanlara takılmasına gerek yoktur. Kızgınlık belirleme gibi bireysel olarak birçok işlev de bu cihazlarla takip edildiği için cihazları bütün hayvanlarına takan işletmelerde görülebiliyor. İlerleyen dönemlerde fiyatların düşmesi daha da yaygınlaşmalarını sağlayacaktır. Yine de siz bu cihazları kullanıncaya kadar günde birkaç kez hayvanlarının geviş getirmesini takip etmeyi unutmayınız.
Prof. Dr. Nurettin GÜLŞEN
Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı, Konya.
https://www.yetistiricisoruyor.com
nurettin@yetistiricisoruyor.com
https://www.facebook.com/yetistiricisoruyor/
Popüler Sorular